Beyinlerdeki nöronların fısıldaşmalarını, sinapslarına burnumuzu(!) sokarak öğrenmemizin mümkün olduğu bir dünyada yaşıyoruz!
RF/Wi-Fi özellikli programlanabilir ve kontrol edilebilir aşıların, ilaçların, nanopartikül ve nanitlerin çoktan hayatımıza girdiği günümüzde, nerede ise bazı bilim alanlarında, bilginin 72 saatte iki katına çıktığı hakikatini dikkate alır, ve küreselleşmekte ziyade evrenselleşen yaşamda hayatta kalabilmek için, dinlenmeden, teri kurutmadan gayretle çalışıp üretmezsek, muasır medeniyet seviyesini asla yakalayamaz, ve kölelik düzenindeki mahkûmiyetten ve mahrumiyetten kurtulamayız. Bu uyarıyı, sadece bir millet, bir devlet ya da bir ümmet için değil, bu tehlikeye maruz kalması kaçınılmaz olan bütün insanlık ve hatta hayatı oluşturan bütün mahlûkat için yapıyorum.
Nitekim; “Yeni Dünya Düzeni”nde; Âlemdeki mevcûdâtın canlı bir algoritma olduğu hakikatinden hareketle, kolaylıkla biriktirilip depolanabilen, kopyalanabilen, analiz ve transfer edilebilen bilgilerin mülkiyetine sahip olan “Biyometrik Data Bankerleri”, “Beyin ve Beden Mühendisliği”ni kullanarak, etik ve ahlâkî hiç bir sınır tanımadan her şeye müdâhale edip, “Dijital Diktatörlük” ve “Faşizm”e de fırsat verebilecek, “Hayât”ı ve “Kâinât”ı şekillendirecek ve yöneteceklerdir!
62 Yıl önce, merhum Cahid Arf Hoca ikaz etmişti! “Bilgi işleyen her şey, yeni bilgi, yeni zihin ve yeni fikir üretir. İcad edilen ve geliştirilen her makine, her alet de, bu hakikatten hareketle, hayatı kolaylaştırmak için de olsa, düşünür ve yeni bilgi üretir” (Ord. Prof. Dr. Cahit Arf; Makine Düşünebilir mi ve Nasıl Düşünebilir?, Atatürk Üniversitesi Konferanslar Serisi, No;1, Erzurum, 1959). Kimin umurunda olmuş ki...
Bugüne baktığımızda şu bilimsel hakikatle karşılaşıyoruz. Nöronlar, beyinde sinaps bağlantısı kurarak birbirine kimyasal sinyaller göndererek fısıldaşırlar, haberleşirler, istişare ederler ve karar alırlar. Bu esnada da çevresinde küçük bir elektriki alan oluştururlar.
Bir elektrot vasıtası ile veya herhangi bir arayüz ve aracı olmadan, bu alandaki sinyalleri yakalayarak, beyin hücrelerinin ürettiği bilgiyi kaydetmek, aktarmak ve kullanmak mümkün olacaktır!
Dünya Beyin Ağı (wbw) çok yakında... (Aydin IH: “An Adventure: From World Wide Web (WWW) To World Brain Web (WBW)”. EC Neurolog ECO.02 (2019): 06 08. https://www.ecronicon.com/eco19/pdf/ECNE-02-ECO-15.pdf). İşte böyle bir dünyada yaşıyoruz!
Kendisini insanlığın amansız ve müebbet efendisi yerine koyan zihniyeti ve bu ideal çerçevesinde bilimsel araştırmalar ve teknolojik atılımlar yapanları icraatta takip etmek bir yana, Bilim ve Teknoloji alanındaki makalelerini bile tam olarak okuyup anlamaktan aciz bir toplumun silkinip ayağa kalkma ve modern bilimde boy ölçüşecek duruma gelmesi, varlığını idame ettirebilmesi ve yeni dünya düzeninde var olabilmesi için, hiç vakit kaybetmeden, bir an evvel Biyo-Beyin Mühendisliği Fakülteleri ihdas edilmeli ve kadroları ciddiyetle oluşturulmalıdır.
Hatta, biraz daha uzak görüşlü ve 22. yüzyılın eşiğinde istikbale hakim ve egemen olabilmek için, nano-nöroteknolojik ilerlemelerde saf tutabilmek ve tedbirler açısından, Biyo ve Beyin Mühendisliği Fakülteleri ile birlikte, Nano-Nöro-Mühendislik Fakülteleri de bir an evvel açılmalıdır! Zira, herkese mikroçip takma mecburiyeti, çoktan yola çıkmış bile...
Sahip ve efendi ise; mikroçipleri herkese uygulamayı mecbur kılanlar... Şimdi, Dijital Kimlik (ID), kapıda! Modern Kölelik, yolda! Nanorobot askerler orduda! Efendi ise, pusuda!
Ayrıca hayat adına, gelecek kuşakların evrensel hayal ve ideallerimizin oluşturduğu ütopyayı gerçekleştirebilmeleri için, bu Fakültelerin gerek öğretim üyeleri ve gerekse öğrencileri çok titizlikle seçilmeli, idealist olmaları hususunda azami dikkat gösterilmesi, yapılandırılması ise, konvansiyonel metodlar bir tarafa bırakılarak, istikbalin ve dijital-uzay çağının laboratuarları ve araştırma merkezleri ile donatılmalıdır. Nitekim çocuklarımız, tecrübelerimize, ideal, hayal ve rüyalarımıza, kişisel RNA’larımız vasıtası ile sahip olabilirler!

Kişisel davranış ve tecrübelerimiz, genlerimize kaydoluyor ve evlatlarımıza aktarılıyor! Nöronlarımızdaki kişisel “endo-siRNA’lar”, tecrübe, davranış ve öğrenmeden ve bunların kuşaklara genetik aktarımından sorumlu olabilirler! Zira, nöronlarımız her gün çevreden elde ettikleri bilgileri depoluyorlar, analiz ediyorlar ve kişisel tecrübe hanemize yazıyorlar!(https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0092867419304489). Ütopya sahibi olmayan nesillerin başarılı olmaları, bu ilmi hakikat sebebiyle katiyyetle mümkün değildir. Baksanıza, “virüs mühendisliği” kasıp kavuruyor dünyayı! Tedbir almak, hazırlıklı olmak gerekmez mi...
Gelişen embriyo teknolojisi, genetik mühendisliği, Nöroteknoloji ve Nörokuantoloji, insanlığı bir başka boyuta taşıyabilir duruma geldi. Bu sayede, ısmarlama bebeklerin ayak seslerini duyar olduk! Hele, “Düzenli Aralıklarla Bölünmüş Palindromik Tekrar Kümeler” şeklinde tercüme edebileceğimiz, “clustered regularly interspaced palindromic repeats” (CRİSPR) ve bakterilerin virüslere karşı proteinden oluşmuş gizli silahı ve bir “DNA Cerrahı” olarak çalışan “Cas9” sayesinde, genetik düzenlemeler ile, anne ve babaların üstün zekalı, uzun boylu, yeşil gözlü, sarışın, güçlü, kuvvetli, kabiliyetli, hastalıklara dirençli, sanatkar ruhlu mükemmel bebekler sipariş edebildikleri, suyun altında saatlerce kalan insanların tasarlandığı ve/veya insanların çok daha uzun ömürlü, uzun uzay yolculuğuna dayanıklı ve dirençli, hatta ölümsüz ve sağlıklı, hastalıklardan arındırılmış “üstün insan ırkının” yaşadığı bir dünya gerçekten de var olabilir! Doku mühendisliği ile, kendi kök hücrelerimizden türeterek, hastalıklı veya eskimiş organlarımızı değiştirmek, yeni sipariş vermek/almak, organ ve beden mağazaları kurmak mümkündür!
“Hayatın amirinin ve hakiminin bilgi olduğu “Yeni Dünya Düzeni”nde en büyük güç ve sermaye, dijital ortamın nimetlerini ücretsiz kullananların kişisel bilgileri olduğu” hakikatinden haraketle, bu hususta emin adımlar atabilmek, tedbirler alıp, istikbali yönetmek için gerekli biyo-beyin-nano-nöro teknolojik sahalarda başarılı ve evrensel boyutta söz sahibi olmanın yolu, bu Biyo-Beyin Mühendisliği ve Nano-Nöro-Mühendislik Fakültelerinin acilen ihdas edilerek eğitim ve öğretime başlamasından geçer. Bunu yaparken de, merhamet, adalet, ahlak, erdem, onur, haysiyet ve şeref yoksunu, dünyanın jandarmalığa soyunan zalimlerin aksine, işletim sisteminin bağlantısallık matematiği, her şeyin evrensel bütünlüğünden bir parça, en büyük gücünün bilgi ve fevkalade bir ahenk, armoni, estetik ve balans düzenindeki tek bir beyin olan “Holistik Kainat”ın, kendisinin de ötesinde çok muhteşem ve muazzam, namütenahi bir akıl, bir güç, bir bilgi ve bir “BEYİN” tarafından yönetilmekte olduğunu asla akıldan çıkarmamak, ve bu minval üzere plan ve program yapmak gerekliliği de unutulmamalıdır.
Konu çok mühim ve uzun...
Şimdilik konu ile alakalı bir kaç aforizma ve bestelenmiş bir rubaimizle bitirelim.
*Vücudumuzda 80-100 trilyon hücre var!
Her bir hücrede, 3 milyarı anneden 3 milyarı babadan olmak üzere, 6 milyar bazdan oluşan DNA var. Baz DNA’nın yapı taşıdır. Her hücredeki DNA yı bir ipe dizersek iki metre olur. Bu ip altı mikron kalınlığındadır. Keşke anlayabilsek...
*Bir eliyle “Hiç”liği, bir eliyle “Sonsuz”luğu zapt edip, aşkın ateşini ve nefretin soğuğunu hissedemeyen, zamanın hakimi “Amansız İnsan” olamaz!
* İNSAN; Tahammülü, Tahassüsü, Tahayyülü, Tahayyürü, Tasavvuru, Teakkulü, Teallümü, Teammülü, Tearrufu, Tebahhuru, Teceddüdü, Tecemmülü, Tecennübü, Tecessüsü, Tedebbürü, Tederrüsü, Tedeyyünü, Teemmülü, Tefaddülü, Tefakkuhu, Tefekkürü, Tefennünü, Tefeyyüzü, Tehayyürü, Tekemmülü, Temeddünü, Temeyyüzü, Tesellüm, Teşekkürü ve Tezekkürü kadar İNSANDIR!
* Ürettiler! Uyuttular! Yutturdular! Yeni deney kapıda! Yeni düzen yakında!
*Hiç bir medeniyet, sadece tek bir toplumun ve uygarlığın mirasçısı değildir!
*Medeniyet, insan eseri tabiattır!
*22.Yüzyılın Proje Merkezleri;

(Tek Dinli ve Tek Dilli Dünya Devleti)
*Holistik proje,
*Dünya Beyin Ağı(wbw) projesi,
*Beyin ve Beden Mühendisliği Projesi
*Biyometrik Data Bankerliği Projesi
*Programlanabilir ilaç, aşı, hayat projesi,
*Kapalı Toplum projesi,
*Duvarsız, on-line eğitim ve öğretim projesi,
*Beyin projesi,
*Hafızayı flaş diske yükleme projesi,
*Robot projesi,
*Gözlük projesi
*Akıllı Yazılım projesi,
*Robot Kadınlar projesi,
*Yapay Zeka projesi,
*Düşünen Robot İnsanlar projesi,
*İnsanların ruhunu kontrol projesi,
*Toprakla irtibatı kesme projesi,
*Organ marketleri projesi,
*Üremeyi durdurma projesi,
*Homoseksüelliği teşvik projesi,
*Eşcinsellere gen bankalarından çocuk edindirme projesi,
*İnsan fıtratını değiştirme projesi, (Sanayi Devriminim Sosyal yönü)
Güfte; İsmail Hakkı AYDIN
Beste; Bora UYMAZ
Makam; Rast
BU GECE
(Mef’ûlü, Mefâîlü, Mefâîlü, Feûl)
Ey Sevgili! Hicrânımı dindir bu gece,
Bağrındaki vuslatla, sevindir bu gece,
Doğsun yine sînemde, sabâhın güneşi,
Mızrâbını rûhumda gezindir bu gece.