Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge hedefine giden yolda yeni bir kavşağa ulaştığımız görülüyor. Bu konuda herkesin elini taşın altına koyması, sürece destek vermesi, olabilecek en fazla katkıyı sunmaya odaklanması gerekiyor " dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM'de partisin grup toplantısında konuştu. Grup toplantısının hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis'in 28. Dönem 4. Yasama Yılına oldukça yoğun bir gündemle başladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriye'ye asker gönderme yetkisinin süresini 3 yıl uzatan tezkerenin Ana Muhalefetin itirazlarına rağmen büyük bir ittifakla kabul edildiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin güvenliğini garantiye alma yanında, komşuların güvenlik ve huzuruna katkı yapan tezkereye kabul oyu veren tüm siyasi partilere ve milletvekillerine teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin bir başka ülkenin toprağında, egemenliğinde, yeraltı ve yerüstü kaynaklarında asla gözü olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Komşularımız başta olmak üzere tüm dost ülkelerin egemenlik haklarına saygılıyız. Mehmetçiğimiz uluslararası hukuk çerçevesinde varlık gösterdiği her bölgede huzurun, barışın, güvenin ve istikrarın teminatı olmuştur. İnşallah bundan sonra da Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bulunduğu her yerde barışı, dayanışmayı ve kardeşliği savunmaya devam edecektir. Türk bayrağı dalgalandığı bütün coğrafyalarda tarih boyunca olduğu gibi daha nice seneler dostlarına güven vermeyi sürdürecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu tarihi gerçeği Türkmen, Arap, Kürt, Sünni, Şii fark etmeksizin tüm kardeşlerimiz zaten çok iyi biliyorlar. Bırakın Mehmetçiğin kendi topraklarında konuşlanmasına itiraz etmeyi, bilakis bundan memnuniyet duyuyorlar" değerlendirmesini yaptı.
CHP'nin tezkere kararını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhuriyeti kuran parti olduğunu iddia eden CHP'nin tezkereye karşı çıktığını gördük. Türkiye Büyük Millet Meclisi ülkenin ve milletin güvenliğini çok yakından ilgilendiren bir oylama yapıyor, ama bakıyorsunuz ülkenin Ana Muhalefet Partisi saçma sapan argümanlarla kendilerinin bile inanmadığı bir sürü bahanenin arkasına saklanarak buna karşı çıkıyor. Bunu anlamak ve kabul etmek mümkün değil. Önceki gün Kabine sonrası basın toplantımızda da söyledim, Sayın Özel CHP'nin yanlışlarını düzeltme noktasında iyi bir sınav veremiyor. Daha önce yaptığı açıklamalar hilafına, ülkenin güvenliğine ve dış politikaya dair hususlarda ne yazık ki yerli ve milli bir duruş sergileyemiyor. Meydanlarda atıp tutmayı çok iyi biliyor, fakat iş sözlerinin arkasında durmaya gelince nedense aniden çark ediyor, hemen geri vitese takıyor. Gençler; biz eskiden beri CHP'nin tutarsızlıklarına zaten alışığız dolayısıyla, tezkereye hayır demelerine şaşırmadık. Milletimiz de CHP'de iplerin kimin elinde olduğunu biliyor. Ancak siyaset otobanında bu kadar sık şerit ve fikir değiştirmek CHP'ye iyi gelmeyebilir. Sayın Özel böyle siyaset yapmaya devam ederse endişem odur ki CHP ya hararet yapacak ya dingil kıracak ya da şanzımanı dağıtacaktır. Bunun sinyalleri şimdiden alıyoruz, Sayın Genel Başkan yaptığı gaflar ve kırdığı potlarla kendini giderek daha fazla komik duruma düşürüyor. Dün yine çıkmış ileri geri konuşuyor. Deprem bölgesiyle ilgili hezeyanlarına hem Çevre ve Şehircilik Bakanımız hem de bölge milletvekillerimiz gereken cevabı verecek. Önceden turist gibi de olsa bölgeye yollarını düşürüyorlardı, şimdi artık onu bile yapamıyorlar. Ne yürütülen altyapı, üstyapı çalışmalarından, ne tamamlanan konutlardan, ne de deprem bölgemizin nereden nereye geldiğinden haberleri var. Ne diyelim? Nasıl 16 yıldır hizmette olan hızlı trenle daha yeni tanışıyorlarsa, belki 10 sene sonra bizim deprem bölgemize yaptıklarımızın da farkına varırlar" dedi.
CHP'nin siyasetini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz elbette ülkemizin, milletimizin ve bölgemizin güvenliğini CHP'nin itimat telkin etmeyen politikalarına bağlayamayız. Çünkü bizim için asıl olan Türkiye'dir, Türkiye'nin selametidir. 86 milyonun her akşam huzur içinde başını yastığa koymasıdır. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak kırmızı çizgimiz bu ülkenin bekasının her şart altında muhafaza ve müdafaasıdır. Bunun yolu ise hem hudutlarımız içinde hem de sınır ötesinde güvenlik bakımından en küçük bir boşluk bırakılmamasından geçiyor. Tezkerelerin terörsüz Türkiye çalışmalarını zorlaştıran değil, tam tersine süreci kolaylaştıran, destekleyen bir adım olarak görülmesinin daha doğru bir yaklaşım olacağına inanıyorum. Her şey kendi mecrasında ilerlemektedir. Tahrikleri aldırmadan, süreci kundaklamaya dönük, gizli açık girişimlere prim vermeden çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Bir taraftan emniyet ve savunma noktasında işi çok sıkı tutarken, diğer taraftan da ülkemizi neredeyse yarım asırdır canını yakan bu büyük sıkıntıdan, bu büyük kamburdan kurtaracak adımları cesaretle atıyoruz" dedi.
Gençlere hitap eden Erdoğan, "Devletin başı olarak şahsımızın kararlı ve dirayetli tutumu, Cumhur İttifakı ortağımız, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin cesur ve ufuk açıcı katkıları, partimizin toplumun her kesimini kucaklayan yoğun çalışmaları, devletimizin ilgili bütün kurumlarının olağanüstü gayretleri neticesinde hamdolsun terörsüz Türkiye menziline doğru emin adımlarla yürüyoruz" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son iki haftada bu minvalde önemli gelişmeler yaşandığını Geçen hafta Meclis Başkan Vekili ve DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan ile DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Mithat Sancar'ı Külliye'de kabul ederek çok yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiklerini bildirdi. Erdoğan, Sürecin büyük bir hassasiyette ilerletilmesi noktasında benzer kaygıları paylaştıklarını bir kez daha teyit ve müşahede ettiklerini belirterek," Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge hedefine giden yolda yeni bir kavşağa ulaştığımız görülüyor. Bu konuda herkesin elini taşın altına koyması, sürece destek vermesi, olabilecek en fazla katkıyı sunmaya odaklanması gerekiyor. Cumhur İttifakı olarak biz zaten üzerimize düşeni yapıyoruz, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz" açıklamasını yaptı.
Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu da 5 Ağustos'tan bu yana yaptığı toplantılarla kuruluş misyonunu başarıyla yerine getirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Komisyon çatısı altında sürece dair tüm konuların tartışılmasını, kimsenin dışarıda bırakılmadan ilgili bütün tarafların dinlenmesini, aykırı da olsa farklı fikirlerin dile getirilmesini çok ama çok kıymetli bulduklarını sözlerine ekledi.
Meclis Başkanının riyasetinde yürütülen çalışmalarla, komisyonun önemli bir boşluğu doldurduğunu aktaran Erdoğan," Biz, karar alıcılara rehberlik edecek güçlü bir birikim oluşturduk. Komisyonumuzun yazacağı kapsamlı raporu ve önümüzdeki döneme dair belirleyeceği hukuki yol haritasını bu bakımdan önemsiyoruz. Biraz daha cesaretle, biraz daha gayretle, biraz daha özgüvenle Allah'ın izniyle bu süreci başarıyla sonuçlandıracağız" dedi.
Cumhur İttifakı olarak tam bir dayanışma içerisinde hareket ederek önce terörsüz Türkiye, ardından da terörsüz bölge hedefin ulaşılacağının altını çizen Erdoğan, Bahçeli'ye yaptığı grup toplantısı konuşması için teşekkür etti. Erdoğan, "Bu vesileyle, dünkü Grup Toplantısında yaptığı tarihi değerlendirmelerle, başta FETÖ'cü alçaklar olmak üzere müfsit ve müflis zihniyetin bütün oyunlarını deşifre eden, bununla kalmayıp kirli heveslerini kursaklarında bırakan Sayın Devlet Bahçeli'ye canı gönülden teşekkür ediyorum. Sayın Bahçeli'nin de isabetle dikkat çektiği üzere, terörsüz Türkiye, ayağındaki paslı zincirleri kıran muktedir Türkiye'dir. Terörsüz Türkiye, huzur ve barış içinde yaşayan mutlu Türkiye'dir. Terörsüz Türkiye, muazzam bir kardeşlik ve kucaklama sahnesi olacak muvaffak, muzaffer ve muteber Türkiye'nin nişanesidir. Kardeşlerim, komisyonumuzun ve aziz milletimizin de desteğiyle, inşallah bu Türkiye'yi hep beraber inşa edeceğiz" değerlendirmesini yaptı.
Sın toplantıdan bu yana aralarında Filistin mültecilere yardım ajansı UNRWA'nın Ankara'da ofis açmasının da yer aldığı birçok anlaşmanın Genel Kurulda görüşülerek uygun bulundu. Türkiye'nin Filistin davasına ve Filistinli kardeşlerimizin hak, adalet ve özgürlük mücadelesine verdiği önemin yeni bir nişanesi olan bu kararın hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum.2026 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu teklifini gazi Meclisimizin takdirine sunduk. Bütçemiz, AK Parti hükümetlerinin hazırladığı 24'üncü, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi döneminin ise 8'inci bütçesi olarak siyasi istikrarımızın ve kurumsal sürekliliğimizin güçlü bir göstergesidir. Bütçe teklifinde her bir vatandaşımızın kalkınma ve büyümenin getirdiği fırsatlardan adil biçimde yararlanmasını temel ilke olarak belirledik. Fiziki altyapısının güçlendirilmesi, beşeri sermayenin geliştirilmesi ve üretim kapasitesinin arttırılması, bu bütçenin temel sütunlarını teşkil ediyor" değerlendirmesini yaptı.
Bütçe ile, makroekonomik ve finansal istikrar programıyla uyumlu bir şekilde deprem hariç harcamaları kontrol altına almayı, kamu açığını düşürmeyi ve dezenflasyon sürecini desteklemeyi planladıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan,"2026 yılı bütçesinde, burası önemli, giderlerin 18 trilyon 929 milyar lira, gelirlerin ise 16 trilyon 216 milyar lira olacağını hesaplıyoruz. Deprem nedeniyle yaşanan arizi artış sonrasında bütçe açığını yeniden hükümetlerimiz dönemindeki ortalama seviyeye yaklaştırıyoruz. Sosyal yardım bütçesini 2026 917 milyar liraya çıkarıyoruz ki bu tutar bütçemizin yüzde 4,8'ine denk geliyor. Sosyal konut projelerini desteklemek amacıyla 100 milyar lira kaynak ayırdık.
(İHA)



