Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Öğretim Görevlisi Eğitim Bilimleri Uzmanı Süleyman Tuzcu 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebeti ile İlim Yayma Cemiyeti Niğde Şubesi’nin misafiri oldu ve ‘24 Kasım ve Dünden Bugüne Öğretmenlik Mesleği’ konulu bir konferans verdi.
İlim Yayma Cemiyeti Niğde Şubesi Erkek Öğrenci Yurdundaki etkinlikte, ülkelerin gelişmişliği ve az gelişmişliği eğitime verdikleri öneme bağlıdır. Eğitim politikaları ancak nitelikli ve mesleğini seven öğretmenler sayesinde istenilen hedeflere ulaşabilir.
24 KASIM 1928
Dünyamızın ve Toplumların geleceği nitelikli öğretmenlere bağlı” diyerek başladığı konuşmasında öğretmenlik mesleği ile ilgili değerli bilgiler paylaşan Süleyman Tuzcu Atatürk’ün Millet Mekteplerinde bizzat tahta başında ders vermesinden sonra kendisine 11 Kasım 1928 yılında Başöğretmen ünvanı verilmesine karar verilip, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’te Başöğretmenlik sıfatını 24 Kasım 1928 tarihinde kabul edilerek Öğretmenler Günü olarak kutlanmaya başlandığını vurguladı.
ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ ÇOK DAHA ÖNEMLİ HALE GELMEKTEDİR

Tuzcu konuşmasının devamında; ‘Öğretmenlik herkesin yapabileceği bir meslek değildir. Öğretmenlik mesleğini tercih eden kişilerin meslek sevgisi üst düzeyde olmalı; adil, tarafsız, disiplinli, vicdanlı, merhametli olmalıdır. Ama en önemli koşulsa “insan sevgisi” yüklü bir kişilik özelliği göstermelidir. Öğretmenlik mesleği için; Sevgi, tüm güçlükleri aşan, tüm kapıları açan sihirli bir anahtardır. Bu anahtarı kullanabilen kişiler mutlu ve başarılı olurlar. Mutlu ve başarılı toplumları yetiştiren öğretmenin elinde ise bu anahtar gerçek anlamını bulur. Dünya’da hızla yayılan ve ülkemizde de yaygınlaşan; pragmatist (faydacı) felsefenin toplumsal yaşam biçimine dönüşmesi, değerlerin yok edilmesi, insanların bencilleştirilmesi, kültürel ve manevi değerlerin zayıflaması karşısında, öğretmenlik mesleği çok daha önemli hale gelmektedir. Ulusal ve evrensel sorunların çözümünde; insanların dünya da ve kendi ülke sınırları içerisinde huzur ve barış içerisinde yaşamalarında; öğretmenlerin ciddi bir sorumluluğu söz konusudur’ dedi.
(İbrahim UGUN)